6 Nisan 2014 Pazar

Kültür Gezisi: Antalya Antik Kentleri Rehberi



Türkiye’nin turizm cenneti Antalya’nın sadece deniziyle yetinmek, "Burada tatil yaptım" demek için asla yeterli olmaz. Yüzyıllar öncesinden kalan ve günümüzde de koruma altında olan antik kentlerin havasını solumadan Antalya’dan ayrılmanın büyük bir kayıp olduğuna kuşku yok. Bölgedeki kazı çalışmaları olanca hızıyla devam ederken, şu ana kadar 100’e yakın antik kentin varlığı da bilinen değerler arasında gösteriliyor. Tatilimizi daha da keyifli hale getirerek, mutlaka görmemiz gereken yerlerin başını ise Kaleiçi, Perge, Aspendos, Phaselis, Myra, Termessos ve Olimpos çekiyor.

Kaleiçi: İki bin yılı aşkın süre yaşamış tüm uygarlıkların ortak eseri olan ve günümüzde de modern bir yat limanı olarak kullanılan Kaleiçi, pek çok yazar ve ressama ilham kaynağı oldu. Geleneksel Antalya evlerini görebilmek için Kaleiçi’nin dar sokaklarında gezinmek yeterlidir. Antalya şehir merkezinde yer alan Kaleiçi’ne, Antalya'nın her noktasından çeşitli ulaşım araçlarıyla gitmeniz mümkün...

Perge Antik Kenti: Aksu ve Düden akarsuları arasında kurulu olan Perge antik kenti, Antalya’nın 18 kilometre doğusunda yer alıyor. Sahil şeridinde olmadığı için korsan istilasına uğramayan antik kent, zaman içerisinde gelişerek varlığını korumuş. M.S 2. yüzyılda yapılan 15 bin kişilik tiyatro, Aphrodisias Tiyatrosu’ndan sonra en iyi korunmuş eser... Tiyatronun altında alışveriş merkezi olarak kullanıldığı düşünülen 30 tane oda var. Çevredeki kazılardan çıkan kalıntılar Antalya Müzesi’nde korunuyor. Bunların yanı sıra Perge’de pek çok sur, agora, kilise ve antik yol var.

Perge Antik Kenti’ne gitmek için Antalya merkezden Aksu minibüslerine binip, Anadolu Öğretmen Lisesi yanındaki yoldan 400 metre yürüyerek ulaşabilirsiniz.

Aspendos Tiyatrosu: M.S 2. yüzyılda inşa edilen Aspendos Tiyatrosu, Selçuklular tarafından onarılarak kervansaray olarak kullanıldı. Yarım metrelik aralar bulunan tiyatro, 17 bin seyirci ve 500 kişilik orkestra alabilecek kapasitede... Tiyatro bugün de konser ve festival gösterileri için kullanılıyor. Tiyatronun etrafındaki agora ve kiliselerin dışında 15 kilometrelik basınçlı su kemeri de Roma mimarisinin en önemli eserleri arasında sayılıyor. Antalya - Alanya karayolunun 44. kilometresinden kuzeye dönen yolun ikinci kilometresinde yer alan Aspendos’a, Antalya’dan dolmuşlarla ulaşabileceğiniz gibi özel aracınızla da gidebilirsiniz.



Phaselis Antik Kenti: Rodoslular tarafından M.Ö 7. yüzyılda kurulan kent, doğu Likya’nın en önemli liman kenti olarak biliniyor. Üç iskelesi bulunan antik kentin içinde 20 – 24 metre genişliğinde bir de cadde var. Caddenin batı ucunda Hadrian geçidi, sağ ve sol yanlarında ise dükkanlar ve hamamlar yer alıyor. Kente kara ve deniz yoluyla ulaşılabiliyor. Antalya – Kumluca karayolunun 57. kilometresinden güneye döndükten bir kilometre sonra Phaselis’e ulaşabilirsiniz.

Myra (Demre) Antik Kenti: Finike’ye 25, Kaş’a 48 kilometre uzaklıktaki Demre, Likya uygarlığının altı büyük şehrinden birisi... İlk kez M.Ö 5. yüzyılda yerleşim merkezi haline gelen Demre, önceleri deniz kıyısındayken, Demre çayının getirdiği alüvyonlar sonucunda denizle olan bağlantısı kesildi. Şehir M.S 9. Yüzyıldaki Arap istilası sonrasında terk edildi. Kaya mezarları, tiyatro ve St. Nicholas Kilisesi görülmeye değer yapılar arasında sayılabilir.

Termessos Antik Kenti: Termessos, Antalya’ya 34 kilometre mesafedeki bir Doğal Park olan Güllük Dağı’nın batı tarafında 1050 metre yükseklikte bir plato üzerinde kuruludur. Türkiye’nin en önemli antik kentlerinden birisi olarak kabul ediliyor. 4200 kişilik tiyatrosu ve yüzlerce kalıntısıyla çok geniş bir alana yayılmış durumda... Mutlaka görülmeli...

Olimpos Antik Kenti: Olimpos, Kemer ve Adrasan arasında yer alıyor. M.Ö 2. yüzyılda kurulan kent, 6. yüzyılda tamamen boşaldı. Ünlü Bellerophontes – Chimera savaşı da burada yapıldı. Chimera çevredekiler tarafından dağdan çıkan ve sürekli yanan doğal gaz nedeniyle “Yanartaş” olarak da tanınıyor. Antalya – Kumluca yolu üstündeki Kemer’den sonra 28 kilometre devam ettikten sonra, soldan girince Çıralı ve Adrasan yol ayrımlarına çıkılıyor. Ören yerine her iki yoldan da gidilebiliyor.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder